-
1 alıkomak
-i, -e = alıkoymak1) оставля́ть, уде́рживать; заде́рживать когоarkadaşım beni yemeğe alıkoydu — това́рищ оста́вил меня́ на обе́д
polis arabayı alıkoydu — поли́ция задержа́ла маши́ну
2) -i, -den сде́рживать; отрыва́ть, отвлека́ть кого от чегоbeni işimden alıkoydu — он оторва́л меня́ от рабо́ты
para sarfından sizi alıkoydu — он удержа́л вас от расхо́дов
3) -i оставля́ть; откла́дывать; сохраня́ть что для когоbu kitabı sizin için alıkoydum — я отложи́л э́ту кни́гу для вас
yemeğin bir kısmını akşama alıkoydum — часть обе́да я оста́вила на у́жин
-
2 откладывать
несов.; сов. - отложи́ть1) bir yana koymak; alıkoymak, ayırmakэ́ту кни́гу я отложи́л для вас — bu kitabı sizin için alıkoydum / ayırdım
он откла́дывал де́ньги на ста́рость — ihtiyarlığı için para ayırırdı
2) ertelemek, (arkaya) bırakmak, almakвы́боры отло́жены — seçim ertelendi
отло́женная па́ртия — шахм. ertelenen / askılı oyun
отло́женная пози́ция — шахм. zarf hamlesinden önceki durum
3) биол. yumurtlamakса́мка откла́дывает два-три яйца́ — dişi kuş iki üç yumurta yapar
-
3 alıkoymak
vt1) ( bir süre için bir yerde tutmak) aufhalten, hinhaltenbirini bir şey yapmaktan \alıkoymak jdn davon abhalten, etw zu tunbirini gitmekten/yazmaktan \alıkoymak jdn am Gehen/Schreiben hindern3) ( ayırıp saklamak) einbehaltenbu kitabı sizin için alıkoydum ich habe dieses Buch für Sie zurückgelegt4) birini yemeğe \alıkoymak jdn zum Essen dabehalten
См. также в других словарях:
alıkoymak — i 1) Bir süre için bir yerde tutmak Arkadaşım beni yemeğe alıkoydu. 2) den Birini, yapmakta olduğu veya yapmak istediği işten geri tutmak Selim Bey, babamı yemeğinden alıkoyarak mütemadiyen Girit ten bahsediyordu. R. N. Güntekin 3) Ayırıp… … Çağatay Osmanlı Sözlük